Bingöl’deki bir mitinde; “Kürtçe konuşmak istiyoruz” pankartını gören rahmetli Necmettin Erbakan, pankartı açan adamı çağırı ve şu soruyu sorar, Gel bakalım, Kürtçe konuşup ne anlatacaksın.? Sonra adam der ki, “Halkımızın özgürlüğünü, devrimi, Önderimiz Apoyu anlatacağım. Sonra Erbakan, bunun üzerine şu cevabı verir. Erbakan’ın yanındaki koruması bir Kürttür, Erbakan o mitingdeki adamın sözlerine bu korumasına soracağı o ibretlik soru ile cevap vermeye karar vermiştir ve başlar sözlerine önce adama şu sözleri söyler ve onun yanlışını, hatasını, takip ettiği kişilerin yanlış yolda olduğunu belirtir. Ve kendisinin doğru olduğunu şu sözler ile ispat eder. İşte Erbakan’ın o ibretlik cevabı… Erbakan’da adamın söyledikleri üzerine der ki peki tamam, dediklerin yeterli, “Sen değil Kürtçe, Türkçe de konuşsan gafilsin zarardasın.” Sonra döner yanındaki Kürt korumasına der ki, ” Sen söyle bakalım eğer Kürtçe konuşsan bu millete sen ne anlatırsın?” Ve döner yanındaki Kürt korumasına sorar; sen anlat bakalım, Kürtçe konuşsan bu millete ne anlatırsın? Koruması ise şöyle cevap verir, “Allah, Peygamber, İttihad, Adalet, Ahlâk…” Erbakan ise tamam der, Sen değil Kürtçe veya Türkçe, İbranice bile konuşsan başımın tacısın… Bu anlatılanlardan şöyle bir sonuç çıkartılmış… “Erbakan hocanın hakkında anlatılan bu hatıradan da anlayacağınız üzerine milletimizin her bir ferdi eşittir, konuştuğu dil veya ırk fark etmez, Bu millete sevgisi ve bağlılığı olan, milletin hayrına çalışan, Allah’ın rızası için ve insanlar arasında adaleti temin etmek için mücadele eden herkes bu milletin baş tacıdır.” Bu ifadeler birebir değildir, anlatılan hikayelerden uyarlanmış, kelimeler düzeltilmiştir.